Çeyrek Mühendis’te 2 Yıl

Sosyal medyadan beğenerek takip ettiğim Çeyrek Mühendis’in 2 sene önce verdiği yazar alım ilanını görmemle beraber kesinlikle bu ekibe katılmam gerekli, ben de sürekli gelişime inanların yanında olup daha çok kişiye öğrendiklerimi aktarmalıyım diye düşündüm. İlk kez yapılacak yazar alımında birçok başvuru arasında kabul gören başvurulardan biri benim başvurumdu. Başvurumdan sonra örnek yazı istenmesi ile birlikte ilk yazı heyecanım başladı. Yazımın yeterli olması ile birlikte Çeyrek Mühendis web sitesinin ilk yazarlarından biri oldum.

Şuan Genel Yayın Yönetmeni olarak, yazı yazmak, diğer yazarların yazılarını değerlendirmek ve Çeyrek Mühendise değer katacak çalışmalar için Ar-Ge yapma görevlerini icra etmekteyim. Geçen 2 yılda Çeyrek Mühendis oluşumu bana çok şey kattı. Çeyrek Mühendiste elde etiğim kazanımları sizlerle paylaşmak istiyorum. Geçen sene yayınladığım Çeyrek Mühendis yazımda sizlere daha farklı bir açıdan 1 yılımı özetlemiştim. Bu yazımda daha farklı bir pencereden bakmaya çalışacağım.

2 sene de birçok ekip arkadaşımız oldu, birçok adaylık başvurusu aldık, birçok farklı teklifle karşılaştık bunların hepsi bizlere yeni bilgiler öğretti, yeni dersler almamızı sağladı. Öğrendiklerimi ve yaptığım yanlışları, doğruları sizlerle paylaşarak sizlerin benden daha iyi olmanızı sağlamak istiyorum. Sizler kimlersiniz? Önce bu soruya cevap bulalım…

Sizler sadece bilgi içeren bu web sitesine girip bu yazıyı okuyan, bu yazıdan faydalanarak kendinizi geliştirmek isteyen, sürekli öğrenme ihtiyacı olan, öğrenmenin sonu olmadığına inanan birisiniz. Siz üniversite aday öğrencisi iseniz yaşıtlarınız soru çözerek test becerisini artırırken doğru olanın bu olmadığını bilen ve kişisel gelişim için bu yazıyı okuyan kişisiniz. Siz üniversitede eğitime devam eden biriyseniz birçok diğer arkadaşınız gibi sadece bölüm derslerine çalışmanın yeterli olmadığına inanan birisiniz. Siz üniversite mezunu biriyseniz artık bitti okuma bundan sonra sabah akşam işe git gel olacak diye düşünmeyen ve kendini geliştirmeye devam eden birisiniz. Aslında siz çevresinden çok farklı birisiniz. Yani siz sürekli gelişime inanan bir Çeyrek Mühendis’siniz…

Çeyrek Mühendis ekibine dâhil olduğum ilk günden itibaren edindiğim kazanımlar şu şekildedir;

• Gelişimin 2 anahtarı vardır. Birincisi merak ikincisi sebat

İnsan merak ettiğini öğrenmek ister, merak olgusu olmayan herkes duyduğunu, gördüğünü kabullenip geçer. Merak eden kişi neden, nasıl gibi sorular sorarak öğrenmek için ilk adımı atar. Adım atmakla bitmeyeceği gibi araştırma yapıp öğrenmek için fedakârlık yapıp zorluğuna dayanabilenler yani sebat gösterebilenler istediğine ulaşır.

• Kendini geliştirmenin sınırı yoktur

Herkes her konuda kendini geliştirebilir. Bu gelişim bazen hızlı bazen yavaş olur ancak mutlaka olur. Gelişim için harcadığınız hiçbir emek boşa gitmez. Belki verdiğiniz emekten daha az ilerlersiniz ancak bu durum vazgeçmek için değil daha fazla çalışmak için sebep olmalı.

• Kendini geliştirirsen mutlaka fark edilirsin

Ülkemizde ve dünyada birçok kişi sistemin kendine verdiği eğitimin, bilginin yeterli olduğunu düşünür ve kendini geliştirmek için herhangi bir çaba göstermez. Ancak kendine öğretilenlerin yeterli olmadığını, bu öğrendiklerinin sadece yeni şeyler öğrenmeye zemin hazırladığını bilenler kendini geliştirir ve fark yaratmaya başlar. Bu fark bazen bir konuşmada, bazen bir sorun çözümünde bazense iş arayışında ortaya çıkar. Farklı olanlar hemen fark edilir ve öne geçer. Bu platformda geçirdiğim 2 yılda mühendislik okuyan birçok yaşıtımın yapmadığı bir şey yaparak yazarlık, editörlük yaptım ve bu durum insanların ilgisi çekti. Bu platformda yazılarımı okuyup bana daha mezun olmadan iş teklifi yapan 3 şirket oldu. Kısacası farklı olun ve kalabalıktan sıyrılın.

• Çok gerideyiz

Ülkenin geleceğine hükmedecek gençler olarak öğrenmemiz gereken, uygulamaya başlamamız gereken veya vazgeçmemiz gereken birçok konu var. 2 yıl boyunca çoğunluğu mühendislik öğrencisi okur, yazar adayı veya yazar ile muhatap olma şansım oldu. Bu arkadaşları kalabalıktan sıyrılmak için çaba gösterenler olarak farz edersek diğer gençlerin durumu hakkında yorum yapabiliriz. Gençler olarak hayallerimiz yok, hayallerimizi gerçekleştirecek hedeflerimiz yok, hedeflerimize ulaştıracak planlarımız yok, plan yapacak isteğimiz yok, isteğe sahip olmamızı sağlayacak heyecanımız yok… Kısacası geleceğe gidebilecek hiçbir şeyimiz yok. Mevcut durumumuz devam ederse gelecekte çok geride olacağız tıpkı günümüzde olduğu gibi.

• Sorumluluk almıyoruz

Sorumluluk almadan başkasının kontrolü eline almasını istiyoruz. Risk alıp kontrolü ele alan kişiyi ise sürekli eleştirip kendimizin daha iyi yapacağını düşünüyoruz ancak aksiyon almaya gelince yine sessiz kalıyoruz. Bu konuyla ilgili şu hikaye gayet açıklayıcı olacaktır.

Bir ülkede dört kişi yaşıyormuş. Bunların adları; “Herkes”, “Birisi”, “Herhangi biri” ve “Hiç kimse” imiş. Bir gün yapılması gereken çok önemli bir iş ortaya çıkmış. “Herkes”, “Birisi”nin bu işi yapacağından eminmiş. “Herhangi biri” de yapabilirmiş ama, “Hiç kimse” yapmamış. “Birisi” bu duruma çok kızmış çünkü iş “Herkes”in işiymiş. “Herkes”, “Herhangi biri”nin bu işi yapacağını düşünmüş ama “Hiç kimse”, “Herkes”in yapmayacağının farkında değilmiş. Sonunda, “Herhangi biri”nin yapabileceği işi, “Hiç kimse” yapmayınca “Herkes”, “Birisi”ni suçlamış.

 

Sonuç olarak 2 yılda birçok acı ama gerçek öğrenimlerim oldu umarım bu durum seneye 3’üncü yıl yazımda değişir ve ben buraya harika bir gençlik hareketi başladığını belirten bir yazı yazarak tarihe not düşerim. Ancak harekete geçmek için hiç kimseyi beklemek zorunda değilsiniz. Siz kendi dünyanızı değiştirmeye başlayın çünkü hayalleriniz bildiklerinizin sınırı kadardır.

Hayal Kur > Hedef Belirle > Plan Yap > Çalış